Yeni global yönetim
anlayışının beş temel boyut üzerine inşa edildiğini söylemek mümkündür.
Bunlar; Kalite, Strateji, Sinerji,
İnsan ve Bilgi’dir: Kalite, son yıllarda yönetim alanında en
çok konuşulan kavramların başında gelmektedir. Kalite konusunda ABD ve
Japonya’daki çalışmaların sentezi neticesinde Toplam Kalite Yönetimi
adı verilen bir yeni yönetim anlayışı ortaya çıkmıştır.
Toplam kalite yönetimi,
organizasyonda liderlik, yönetim, insan, sistem ve ürün kalitesinin bir
arada sürekli olarak geliştirilmesini ; kalite geliştirme, kalite planlama
ve kalite kontrol çalışmalarının yapılmasını ve aynı zamanda kalite güvence
sistem standartlarının oluşturulmasını amaçlayan yönetim anlayışıdır. Toplam
kalite yönetiminin amacı organizasyonda çalışanların, yöneticilerin,
faaliyetlerin, süreçlerin, mal ve hizmetlerin kalitesinin sürekli olarak
iyileştirilmesini sağlayarak “müşteri memnuniyeti”ni gerçekleştirmektir.
Yine özellikle 1990’ lı
yıllardan itibaren strateji kavramının ve buradan hareketle Stratejik
Yönetim adı verilen bir yeni yönetim anlayışının organizasyonlarda
giderek önem kazandığını görüyoruz. Giderek artan rekabet ve bunun getirdiği
fırsatlar, tehlikeler ve riskleri önceden öngörebilmek ve doğru strateji
seçimleri yapabilmek için stratejik yönetim anlayışının tüm
organizasyonlarda uygulanması önem taşımaktadır.
Stratejik yönetim, bir
organizasyonun amaçlarına ulaşabilmesi için etkili stratejiler
geliştirmesini, bunların planlanmasını, uygulanmasını ve kontrolünü ifade
eder. Bir başka ifadeyle, stratejik yönetim, yoğun bir rekabetle yüzyüze
bulunan şirketlerin rakipleri ile yarışabilmeleri için ne yapmaları, ne tür
stratejiler izlemeleri gerektiğini inceleyen bir araştırma alanıdır.
Stratejik yönetim alanında yararlanılan başlıca teknikleri iki grupta
toplamak mümkündür: (1) Durum ve Strateji Analizleri (2) Uzlaşma ve Karar
Verme Analizleri.
Durum ve strateji
analizi tekniklerinden organizasyonun iç ve dış durum değerlendirmesinin
yapılması, strateji oluşturulması ve alternatif stratejiler arasında en
uygun olanının seçilmesi amacıyla yararlanılır. Uzlaşma ve karar verme
teknikleri ise strateji seçiminde ve karar alma sürecinde kullanılmaktadır.
Yeni yönetim anlayışının
diğer iki önemli boyutu “insan” ve “bilgi” dir. Son yıllarda İnsan
Kaynaklarının Yönetimi ve Bilgi Yönetimi alanında insan ve bilgi
kaynaklarının nasıl en iyi şekilde yönetilebileceği irdelenmektedir.
İnsan kaynaklarının
yönetimi, organizasyonun amaçlarına (karlılık, verimlilik, kalite vs.)
ulaşabilmesi için tüm çalışanların en etkin ve verimli bir şekilde
kullanılmasıdır. İnsan kaynaklarının yönetimi, insan kaynaklarının
planlanması, geliştirilmesi, eğitimi, motivasyonu, performans
değerlendirilmesinin yapılması, yönetime katılması ve saire konuları içeren
bir alandır.
Öte yandan, yeni yönetim
felsefesi aynı zamanda “bilgi odaklı yönetim” olarak da adlandırılmaktadır.
Bilgi odaklı yönetim, dünyadaki başlıca yeni temel teknolojilerin (“bilgi
teknolojisi” ve “jenerik teknoloji” alanındaki yenilikleri kapsamaktadır.)
organizasyonda kullanılması demektir. Bilgi teknolojisi, elektronik bilgi
işlem sistemleri (bilgisayar) ve iletişim (telekomünikasyon) teknolojilerini
kapamaktadır. Jenerik teknolojilerin başlıca bileşenleri ise şunlardır: (1)
yeni gelişmiş malzeme teknolojileri (2) biyoteknoloji ve gen mühendisliği
(3) enerji teknolojileri vs.
SİNERJİ VE SİNERJİK
YÖNETİM KAVRAMLARI
Sinerji, bütünün
parçalarının toplamından daha fazla olması anlamında kullanılan bir
kavramdır. Basit matematik formülasyonla ifade edecek olursak;
1+1+1=4 ya da 1+1=3
olarak yazılabilir.
Sinerji kavramını çok
daha iyi açıklayan bir sözü de yazmakta yarar bulunmaktadır:
“Bir zincirin gücü, o
zincirin en zayıf halkasının gücüne eşittir.”
Burada da bütünün
(zincirin tamamının) etkisi zincir halkalarının bir arada kullanılmasına
bağlıdır. Zincirin tek tek parçalarının taşımayacağı veya kaldıramayacağı
yükü zincir bütün olarak yapabilmektedir. İşte bu güç “sinerji” dir. Sinerji
bir grubu hareket ettiren enerjidir.
Özetle, sinerji, bütünün
parçalarının toplamından daha fazla olması anlamında kullanılmakta ve
organizasyondaki tüm kaynakların ortak bir amaca yöneltilmesini ifade
etmektedir. Sinerjik Yönetim ise genel olarak organizasyondaki lider,
insan, sistem ve donanım kaynaklarının bir arada düşünülmesinin önemi
üzerinde durmaktadır.
Sinerjik yönetim esasen
iki farklı anlamda kullanılabilir. İlk olarak, sinerjik yönetim;
organizasyonda tüm kaynakların (insan, bilgi, sistem, donanım vs.) etkin bir
liderlik ile bir araya getirilmesi ve böylece daha yüksek bir enerjinin
yaratılması anlamına gelmektedir.
Sinerjik yönetim, dar
anlamda ise yönetime tüm çalışanların daha geniş ve etkin bir katılımının
sağlanmasıdır. Sinerjik yönetim bu alanda “Toplam Katılım Yönetimi”
olarak da adlandırılabilir. Bu ikinci anlam dahilinde düşünüldüğünde başlıca
sinerjik yönetim teknikleri (yönetime katılım teknikleri) şunlardır: