Klimetrik Ekolün İktisat Tarihi Yazımına Katkıları

Doç.Dr.Ahmet Uzun

 

Klimetrik ekolün iktisat tarihi yazımına önemli katkıları olmuştur. North’a göre ekol, iktisat tarihçilerinin kurumlar veri iken ekonomilerin niçin olumlu performans gösterdiklerini anlamalarına yardım etmiştir. Bu hareket ile iktisat tarihçileri orijinal görevlerinden birisi olan kanun, anayasa, norm, ideoloji, hükümet birimleri, davranış kalıpları, din ya da gelenekler gibi insani etkileşimi biçimlendiren beşeri sınırlayıcıları anlama çabalarına geri dönmesi mümkün olacaktır. Burada zor olan, kurumsal değişimin dinamikleri ile bu yapı ve kurumların herkesin iyiliği için nasıl değişeceğiyle ilgilidir. Gelecekteki çalışmaların konusunu bunlar oluşturacaktır (Goldin, 1995, 200). Entellektüel bir hareket olarak ekol, geçmiş ekonomilerin iktisat teorisi ve kantitatif analizler ışığında incelenmesini sağlamış ve iktisat teorisini teşvik etmek ve uzun dönemli ekonomik büyüme hakkındaki bilgilerimizi geliştirmek amacıyla tarihin zenginliğini kullanılmasına imkan vermiştir.

Ekol doğrultusunda yapılan çalışmalar hem iktisat teorisi ve politikasına katkı yapmış hem de iktisat tarihinde bir çok konuyla ilgili bilgilerimizi değiştirmiş ve zenginleştirmiştir (Grief, 1997, 400). McCloskey’e göre ekolün ilk başarısı yanlış kullanılan sayısal verilerin yeniden düzenlenmesini ve hatalı yorumlanmış ekonomik olayların yeniden düşünülmesini sağlamasıdır. Bu yönüyle ekol, olaylara daha farklı bakılabileceğini göstermiştir. İkinci olarak ekol, kantitatif yöntemler yardımıyla iktisat tarihindeki bir çok teorinin eksiklerini ortaya koymuştur. Örneğin Rostow’un teorisine ilk klimetrisyenlerin önemli saldırıları olmuştu. P. Deane ve Habbakuk onun İngiliz tasarruf oranlarının artışına dair olan açıklamasına katılmamaktadırlar. Paul David Amerika için öne sürülen take-off tarihine itiraz etmiş ve bunu ölçüme tabi tutmuştur. Fogel ve Albert Fishlow Schumpeter’ın demiryollarının önemi hakkındaki değerlendirmesine katılmamışlar ve onu ölçmüşlerdir (McCloskey, 1978, 15-21). Bu doğrultuda yapılan bir çok çalışma sayesinde ekonomik tarihle ilgili merakın sınırları bir hayli genişlemiştir.

Sanayi devrimi hakkında edinilen yeni bulgular, ekolün eski teorilere dair bilgilerimizi genişletip revize etmesine örnek olarak verilebilir. Gerçekten de yapılan çalışmalar neticesinde sanayi devrimi esnasında ekonomik büyümenin niteliği ve aşamasına dair bilgilerimiz önemli ölçüde değişmiştir. Örneğin Tunzelmann sanayi devriminin ilk aşamalarında buhar gücünün öneminin çok sınırlı kaldığını, Hyde teknolojik gelişmelerin benimsenmesi ve yayılmasında hem ekonomik faktörlerin hem de teknolojide devam eden iyileşmelerin önemini ortaya koymuşlardır. Çalışmalar bir bütün olarak İngiliz sanayileşme sürecinin anahtar kavramlarının yeniden yorumlanmasını sağlamış, hatta verimlilik artışındaki hesaplamalardan hareketle sanayi devrimi tabirinin bile yanıltıcı yönlerinin olduğuna dikkat çekmiştir (Crafts, 1989, 25-43). Kısaca yeni iktisat tarihi akımı İngiliz sanayi devriminin yeniden yazılmasına teşebbüs etmiştir ve bu esnada büyümenin yavaşlığına ve düzensizliğine, buhar gücünün ve yeni teknolojilerin nispeten yavaş yayıldığına ve geçmişten ani ve devrimsel bir kopuş olmadığına vurgu yapmıştır (Davis, 1989, 48). Onlar, diğer yerlerde olduğu gibi İngiltere’de de sanayileşmeyi ekonominin değişik sektörlerinde aynı anda beliren fakat uzun bir dönem devam eden yavaş bir büyümenin sonucu olarak görmektedirler.

Yeni iktisat tarihi akımının bir diğer başarısı önemli tarihsel sorunlar etrafında yeniden düşünmeyi ve yeniden ölçüm yapmayı artırmasıdır. Ekol sayesinde Amerika ve yakın zamanlar itibariyle diğer ülkelerin ekonomik tarihleri yeniden yorumlanmaktadır. Araştırmalar oldukça geniş bir zeminde yürütülmektedir. Burada da iktisat teorisinin araştırmalara egemen durumda olduğu görülmektedir (McCloskey, 1978, 21).

horizontal rule

Kaynak:Ahmet Uzun, "Yeni İktisat Tarihi Akımı Ve İktisat Tarihi Yazımına Katkıları", Cumhuriyet Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi.