JAMES M. BUCHANAN’IN BİYOGRAFİSİ,

DENEYİMLERİ VE DÜŞÜNCELERİ

 

Ailesi  ve İlk Eğitimi

James Mcgill Buchanan 3 Ekim 1919 yılında Tennessee Eyaletinin Murfreesboro kasabası yakınlarındaki Gum köyünde güneyli bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi ve küçüklüğünü dedesi John P. Buchanan’ın çiftliğinde geçirdi (Buchanan, 1986a; 359).

Buchanan’ın ataları İskoç-İrlanda kökenli olup 18. yüzyıl ortalarında Kuzey İrlanda’dan Amerika’ya göç ettiler ve Presbyterian Kilisesi’ne bağlı bağımsız topluluklar halinde yaşadılar (Buchanan ve Musgrave, 1999; 15).

Dede John P. Buchanan Çiftçiler Birliği Partisi’nden 1891 yılı seçimlerinde  Tennessee Eyaleti Valisi olarak seçildi. Toplam beş yıl bu görevi sürdürdü. Bu durum Buchanan ailesinin toplum içerisinde tanınmasına ve bir yer edinmesine yardımcı oldu. Buna rağmen Buchanan ailesi kırsalda yaşayan ve çiftçilikle uğraşan orta sınıf fakir bir aile olmaktan kurtulamadı. Buchanan ilk eğitimini dedesinin ismini taşıyan ilkokulda tamamladı (Buchanan, 1986a; 359).

Buchanan’ın babası çiftçi idi. Fakat kırsal kesimde bazen marangoz, bazen veteriner olmak gerekiyordu. Buchanan babasını anlatırken onun sportmen bir kişi olduğunu, politika ile ilgilendiğini ancak entelektüel bir birikimi olmadığını belirtmektedir (Buchanan, 1986a; 359).

Buchanan’ın annesi, Lila Scott, Buchanan ailesinin en zeki ve en uzak görüşlü üyesi idi. Lise eğitiminden sonra öğretmenlik de yapan Lila Scott, James M. Buchanan’ın akademik hayata başlamasında etkin bir rol üstlenmiştir (Buchanan, 1986a; 360).

James M. Buchanan, aile içerisinde hep dedesinin varisi olarak görülmüştür. Buchanan’ın hukukçu-politikacı olması ailenin en büyük isteği idi. Fakat ekonomik gerçekler bu hayalin başarılmasını mümkün kılmadı. Ailesi Buchanan’ın Vanderbilt Hukuk Fakültesi’ne gitmesini istiyorlardı. Ancak 1929 Ekonomik Buhranı’nın patlak vermesi ve yoksulluk bu isteğin gerçekleşmesini engelledi (Buchanan, 1986a; 360).

Bunun üzerine Buchanan, Murfreesboro’da Orta Tennessee Eyaleti Öğretmen Okulu’na başladı. Buchanan hatıralarında özellikle okul harcını ve kitap masraflarını karşılamak için dört yıl boyunca sabah ve akşam süt sağdığını belirtmektedir (Buchanan, 1986a; 360).

1940 yılında mezun olduktan sonra Buchanan, iş olarak üç seçenek arasında bir tercih yapmak zorunda kaldı. Bunlar aylık 65 dolar karşılığı öğretmenlik, aylık 75 dolar karşılığı banka memurluğu ve aylık 50 dolar karşılığı Tennessee Üniversitesi İktisat Bölümü’nde asistanlık. Ücreti az olmasına rağmen Buchanan asistanlığı seçerek 1940 yılında akademik hayata ilk adımını attı ve 1941 yılında bu üniversitede yüksek lisans eğitimini tamamladı (Buchanan, 1986a; 360).

Üniversitedeki ilk yıllarında Buchanan, iktisat bilimi adına çok fazla bir şey öğrenemedi. Buchanan Knoxville yıllarında vergileme, bütçe süreci ve merkez bankası teorisi ve politikaları hakkında kitaplar ve makaleler okudu ve az da olsa istatistik öğrenmeye çalıştı. Ancak hocası Charles P. White’ı kendisine örnek olarak aldı ve akademik çalışmalarda bir moral unsurun olması gerektiğini ondan öğrendi (Buchanan, 1990b; 165).

1941-42 akademik yılında Buchanan Kolombiya Üniversitesi’nden istatistik alanında çalışma yapmak için burs almasına rağmen, askerliği tercih etti ve Ağustos 1941 yılında ABD Donanması’na katıldı. Buchanan’ın orduda elde ettiği deneyimler sonraki akademik hayatında yardımcı oldu ve başarıya ulaşmasında katkıda bulundu (Buchanan, 1986a; 361).

Chicago Üniversitesi, Frank Knight ve Knut Wicksell

Buchanan, 1945 yılının sonlarına doğru askeri hayattan sivil hayata geçmek için bir karar almak zorunda olduğunu gördü. Ordudaki görevinden memnun olan Buchanan zor bir kararla 1946 Ocak ayında Chicago Üniversitesi’nde akademik hayata tekrar döndü. Kendisini çok etkileyen lisans hocası C.C. Sims’in bu üniversitede doktora yapmış olması Buchanan’ın Chicago Üniversitesi’ni tercih etmesinde etkili olmuştur (Buchanan, 1990b, 167).

Buchanan, Chicago Üniversitesi’ndeki ilk yıllarında kendisini “libertarian sosyalist” olarak tanımlamıştır. Libertarian sosyalizm Avrupa’daki sosyalizmden veya sosyal demokrat anlayıştan tamamen farklı bir hareket idi. Buchanan sahip olduğu ve sonra terk ettiği libertarian sosyalist düşünceyi, bireysel özgürlüğü ön plana çıkartan, piyasa sürecini dikkate almayan ve devleti özgürlüğün önünde bir engel olarak tanımlamıştır (Buchanan, 1990b; 169).

Chicago Üniversitesi Buchanan için önemli bir dönüm noktası olmuştur. Buchanan’ın geliştirdiği Kamu Tercihi Teorisi ve Anayasal İktisat Teorilerinin temelleri bu üniversitede atılmıştır. Buchanan akademik hayatında kendisine gerçekten yardımcı olan Almanca ve İtalyanca’yı da bu üniversite öğrenmiş, Frank Knight ve Knut Wicksell ile yine bu üniversitede tanışmıştır.

Buchanan, doktora ders aşmasında Frank Knight, T. W. Schultz ve Simeon Leland’dan dersler aldı. Özellikle Frank Knight’dan aldığı 6 haftalık fiyat teorisi dersi kendisini çok etkiledi ve libertarian sosyalist yaklaşımlarını terk ederek piyasa düzenini savunan bir iktisatçı oldu. Knight, Buchanan’a piyasanın libertarian değerler içeren bir örgütsel düzen olduğunu öğretti. Knight, Buchanan’ın Chicago Üniversitesi’nde en çok etkilendiği  hocası olmuştur ve onu kendisine bir model olarak seçmiştir (Boettke, 1998; 23).

Buchanan otobiyografisinin başlığı olan “Çift Sürmekten Daha İyi” (Better Than Plowing) cümlesini Knight’tan aldığını ve bu başlığın kırsal kesimden gelen birisi olarak kendisine çok uygun olduğunu ayrıca bazı çalışmalarında belirtmiştir (Buchanan, 1990b; 175).

Buchanan, bütün bunların yanında, her şeyin göreceli olarak mutlak ve sonsuz olduğu fikrini (relatively absolute absolutes) yine hocası Knight’tan öğrenmiştir. Ayrıca hocasının Pigou’nun analizlerine getirdiği eleştiriler Buchanan’ı derinden etkilemiştir (Buchanan, 1990b; 176).

1948 yılında doktora derecesini alan Buchanan, üç aylık yaz tatili esnasında üniversite kütüphanesinin raflarında Knut Wicksell’in henüz tercüme edilmemiş ve bilinmeyen “Finanztheoretiche Untersuchungen, 1896” isimli Almanca doktora tezini buldu. Wicksell, bu çalışmasında kamu sektöründe etkinliğin sağlanması için karar alma sürecinde oybirliğinin olması gerektiğine işaret ediyordu. Buchanan bu çalışmadan büyük ölçüde etkilendi ve geleneksel ortodoks kamu maliyesi fikirlerini değiştirdi. James Buchanan’ı Nobel ödülüne götüren serüvenin başlangıcı, Buchanan’ın Wicksell’i keşfetmesi ve çalışmalarından ilham alması olmuştur.

İktisat literatürüne bakıldığında Buchanan ve Musgrave hariç bir çok iktisatçının kamu maliyesi ve politik süreç konularında Wicksell’in çalışmalarını büyük ölçüde ihmal ettikleri görülecektir. Buchanan ve Musgrave özellikle “adil vergileme” konusunda Wicksell’in çalışmalarının kendilerinin entellektüel birikimlerinin oluşumlarında önemli etkilere sahip olduğunu vurgulamışlardır.

Bernd Hansjürgens yaptığı bir çalışmada Wicksell’in Buchanan ve Musgrave üzerindeki etkilerini incelemiş ve sonuç olarak Musgrave’in karşı söylemlerine rağmen Buchanan’ın Wicksell’i daha doğru anladığını ve Wicksell’in düşüncelerinin Buchanan üzerinde daha etkili olduğu sonucuna varmıştır (Hansjürgens, 2000; 96).

Bugün bile Buchanan’ın George Mason Üniversitesi’ndeki odasını ziyaret edenler duvarda iki kişinin fotoğrafı ile karşılaşırlar. Bunlar Buchanan’ın akademik hayatında önemli yerlere sahip iki akademisyenin fotoğraflarıdır; Frank Knight ve Knut Wicksell (Buchanan, 1986a; 362).

Betty Tillman'ın Profesör Buchanan'ın akademik çalışmalarında unutıulmaz bir yeri vardır. Tillman, Kamu Tercihi çalışanları

tarafından "Queen of Public Choice Society" olarak anılır.

http://nobelprize.org/economics/articles/buchanan/

Tennessee ve Florida Üniversitesi Yılları

Buchanan doktora derecesini aldıktan sonra, 1948 yılının ortalarına doğru Chicago Üniversitesi’nden ayrıldı ve yüksek lisans yaptığı Tennessee Üniversitesi’nde yeni görevine başladı. 1950 yılında yine aynı üniversitede profesör oldu.

İlk Akademik Çalışmaları

Buchanan Tennessee Üniversitesi’nde görev yaptığı süre içerisinde iki önemli çalışmayı tamamladı. Bunlar; “Kamu Finansmanının Pür Teorisi” (Buchanan, 1949) ve “Federalizm ve Mali Denkleştirme”dir (Buchanan, 1950).

Buchanan “Kamu Finansmanının Pür Teorisi” isimli çalışmasında hem Wicksell’in hem de De Viti De Marco’nun yaklaşımlarını gündeme getirmeye çalıştı. Bu çalışma Buchanan’ın Amerikan akademik dünyasında kendisini tanıtmada etkili olmuştur (Buchanan, 1986a; 363).

Bu makalesinde Buchanan devlet teorisi ile vergileme ilkeleri arasında bir bağ kurmaya çalıştı ve ortodoks kamu maliyesi yaklaşımının faydacı (utilitarian) mantığını eleştirdi. Buchanan’a göre bu faydacı yaklaşım, devlet teorisi ile vergileme ilkeleri arasındaki bağı görmede başarısız olmuştur.

Buchanan, diğer çalışmasında federalizm ve mali denkleştirme üzerinde durmaya çalışmıştır. Bu makalede Buchanan, mali denkleştirmeyi savunmuş ve mali denkleştirme ile bölgeler arası mali dengesizliklerin azaltılabileceğini iddia etmiştir.

Buchanan’ın her iki çalışması da sayısız bilimsel çalışmada kaynak olarak gösterilmiş ve bugünlere kadar süregelen tartışmaları başlatmıştır.

Florida Üniversitesi: Kenneth Arrow’a Yapılan Eleştiriler ve Earl J. Hamilton 

Buchanan 1951 yılında Florida Üniversitesi’nde iktisat profesörü olarak yeni görevine başladı ve 1954 yılına kadar bu görevinde kaldı (Rowley, 1999; 415).

Buchanan’ın akademik dünyada tanınmasında Kenneth Arrow’a karşı yaptığı eleştirilerin ve Earl J. Hamilton tarafından destek görmesinin payı büyüktür.

Kenneth Arrow (Arrow, 1951) “Sosyal Tercih ve Bireysel Değerler” isimli kitabında ispatlamaya çalıştığı “Genel İmkansızlık Teorisi” (General Imposibility Theorem) Buchanan’ı rahatsız etti. Buchanan’a göre Arrow’un ispatlamaya çalıştığı bu teori, demokratik bir toplum için uygun değildi. Arrow’a göre bireysel değerler ve tercihler bir tutarsızlığa sebep olur iken sosyal sıralamalar (social ordering) ve değerler bir tutarlılık ortaya koymaktadır. Buchanan’a göre asıl tutarsızlık “sosyal refah” ve “kamu çıkarının” temelinde bireysel tercihlerin yer almamasından kaynaklanmaktadır.

Buchanan üç yıl boyunca Arrow’un tutarsızlıklarını ortaya koymak için çalışmalar yaptı ve 1954 yılında “Sosyal Tercih, Demokrasi ve Serbest Piyasalar” (Buchanan, 1954a) ve “Piyasada ve Oylama Sürecinde Bireysel Tercih” (Buchanan, 1954b) isimli iki önemli makalesini Earl J. Hamilton’un editörlüğünü yaptığı “Journal of Political Economy” dergisinde yayınladı. Bu yayınlar Earl J. Hamilton’un katkıları ile gerçekleşmiştir. Çünkü Buchanan genel kabul gören Arrow’un yaklaşımlarını temelden eleştirmektedir. 

Buchanan Earl J. Hamilton ile Chicago Üniversitesi’nde tanıştı ve kendisi ile iyi bir dostluk kurdu. Hamilton, Buchanan’a akademik başarının sırrının sıkı bir çalışmada olduğunu vurguladı. Hamiton’un bu tavsiyelerini takip eden Buchanan gerçekten üretken bir akademisyen olmuştur. Buchanan’ın, Hamilton’un da katkıları ile  yayınladığı bu iki önemli çalışma akademik çevrelerden fazla ilgi görmedi. Buchanan’a göre bunun sebebi bu çalışmaların anlaşılamamasından kaynaklanmıştır. Piyasa ve oylama süreci ile ilgili bu çalışmalar Kamu Tercihi Teorisinin ilk adımları olarak kabul edilmektedir (Buchanan, 1986a; 364).

İtalya Realizmi

Buchanan 1955’te aldığı bir yıllık Fullbright bursu ile kamu maliye teorisi üzerine yazılmış klasik İtalyan çalışmalarını incelemek ve araştırmalar yapmak için İtalya’ya gitti. 1955 yılında İtalya henüz II. Dünya Savaşı’nın maddi ve manevi zararlarını üzerinden atamamıştı. Savaş aynı zamanda İtalyan’ların sahip oldukları değerleri de tahrip etmişti. Kamu maliyesi alanında önemli çalışmalar yapmış  Pantaleoni, De Viti De Marco ve Mazzola  gibi iktisatçıların yaklaşımlarının yerini Keynesyen politikalar almış idi. Böyle bir ortamda Buchanan İtalya’ya geldi ve unutulmaya yüz tutmuş bu önemli düşünürlerin çalışmalarını tekrar gündeme getirdi (Da Empoli, 1999; 1).

Buchanan bu bir yılın, pozitif ve normatif iktisadi politikalar ile politik yapı arasındaki ilişkinin önemini kavramak açısından çok önemli olduğunu çalışmalarında belirtmiştir.

 Buchanan, İtalyan politik anlayışının Anglo-Saxon anlayıştan farklı olduğunu bu yıllarda daha da yakından görme fırsatı buldu. İtalyan sosyal bilimciler iyiliksever ve her şeyi bilen bir devlet anlayışını kabul etmediler. Bunun yanında Bentham’ın faydacı yaklaşımından ve Hegel’in idealizminden uzakta kaldılar. Onlara göre politika içerisindeki aktörler gerçek bireylerden başkası değildir. İtalyan sosyal bilimcilerin ortaya koymaya çalıştıkları devlet anlayışı Buchanan’ın faydayı temel alan devlet anlayışını değiştirmesine yardımcı oldu. Buchanan’ın bireyi temel alan devlet anlayışını kavramasında ve savunmasında bu İtalya deneyiminin etkili olduğunu söylemek mümkündür (Buchanan, 1986a; 365).

Buchanan, İtalya’da bulunduğu dönemde geleneksel (klasik) yaklaşımın kamu borçlanma teorisi üzerine öngörülerinin yanlış olduğunu tespit etti. Bunun üzerine bu konudaki  temelde gerçeklik payı olan klasik teorinin restore edilmesi gerektiği fikrine vardı. Bu düşüncelerden yola çıkan Buchanan, 1958 yılında kamu borçlanma teorisi üzerine bir  kitap yazdı.

Buchanan’a göre kamu borçlanması üzerine yapılmış bu çalışma, diğer çalışmalarından bağımsız bir çalışma değildir. Bu çalışma da diğer çalışmalar gibi kamu maliyesinin ana konuları içerisinden özenle seçilmiş bir çalışmadır ve bu çalışmada özellikle ortodoks kamu maliyesi yaklaşımı eleştirilmiştir (Buchanan, 1958; 5).

Buchanan için İtalya deneyimi, Knight ve Wicksell’den sonra en önemli üçüncü aşamadır. Buchanan’ın akademik kimliğinin oluşmasında bu üç süreç önemli bir yere sahiptir. Buchanan, Knight’dan temel ekonomik teorileri ve ekonomi biliminin geleneksel anlamda bir bilim olmadığını, Wicksell’den ise mübadele çerçevesi içerisinde politikanın da ele alınması gerektiğini öğrendi. Kamu sektörü etkinliğinin kollektif tercihler için ancak oybirliği kuralı altında sağlanabileceğine inandı. İtalya deneyimi ile de kamu maliyesi teorisinin devletin oluşumu teorisi ile uyumlu olması gerektiğini öğrendi (Boettke, 1998; 37).

Virginia Yılları; Charlottesville, Blacksburg ve Fairfax (1956- ---)

Charlottesville, Blacksburg ve Fairfax Virginia Eyaleti’nin üç önemli üniversitesine ev sahipliği yapan şehirlerdir. Charlottesville Virginia Üniversitesi’ne, Blacksburg Virginia Eyalet Üniversitesi’ne bağlı Virginia Polytechnic Enstitüsü’ne (VPI) ve Fairfax da George Mason Üniversitesi’ne ev sahipliği yapmaktadır. Bu üç ayrı şehir ve üniversite Buchanan’ın hayatında, çalışmalarında ve başarılarında önemli yerlere sahiptir.

Buchanan 1956 yılında İtalya dönüşünden sonra Virginia Üniversitesi’ne bağlı James Wilson Ekonomi Bölümü’nde yeni görevine başladı. Bu üniversitede meslektaşı G. Warren Nutter ile birlikte Thomas Jefferson Politik İktisat Araştırmaları Merkezi’ni kurdu.  1968’e kadar tam 12 yılını bu üniversitede geçirdi. Buchanan ve Nutter Virginia Üniversitesi politik iktisat programını geliştirmek için çabaladılar. Her dönem konusunda uzman bir politik iktisatçıyı öğrencileri ile buluşturdular. Frank Knight, F. A. Hayek, Michael Polyani, Maurice Allais, Bertil Ohlin, Overton Taylor ve Duncan Black bu iktisatçılardan bazılarıdır. Bütün bu çabalar sonucu Virginia Politik İktisat Programı geniş bir çevrenin dikkatini çekmiştir. 1958 yılında Üniversiteye Gordon Tullock’un katılması ile kadro tamamlanmıştır.

 

Tullock’un bürokrasideki dokuz yıllık deneyimi, onun bütün insan davranışlarını “ekonomik insan” modeline indirgemesine neden oldu. Çoğulcu demokratik sürecin nasıl çalıştığı ile ilgili analizlerde Tullock, Duncan Black ve Anthony Downs’ın çalışmalarından büyük ölçüde etkilendi ve bütün bu gelişmeler Buchanan Tullock yakınlaşmasını beraberinde getirdi (Region, 1995; 1).

1968 yılına gelindiğinde Buchanan, sol düşüncenin ve bunun yansımalarının üniversiteye hakim olmaya başladıklarını gördü. Bu durumdan rahatsız olan Buchanan, 12 yılını geçirdiği Virginia Üniversitesi’nden istifa edip ayrılmak zorunda kaldı (Rowley, 1999; 420).

1968-69 döneminde Los Angeles California Üniversitesi’nde misafir öğretim üyesi olarak bulundu. Üniversitede patlayan bir bomba Buchanan’ın  bu üniversiteye olan ilgisini azalttı ve bu üniversiteden de ayrılmaya karar verdi (Buchanan, 1986a; 374).

Meslektaşları Charles Goetz ve Wilson Schmidt, Buchanan ve Tullock’u küçük bir yerleşim birimi olan Blacksburg’ta kurulu Virginia Polytechnic Enstitüsü’ne (VPI) gelmeye ikna ettiler. Buchanan ve Tullock bu enstitüde çalışmaya başladılar ve 1969 yılında “Kamu Tercihi Çalışmaları Merkezini” kurdular. Kamu tercihi ve anayasal iktisat teorilerinin oluşturulması ve bu konularda önemli eserlerin yazılması Virginia Polytechnic Enstitüsü’nde gerçekleşmiştir. Buchanan tam 14 verimli yılını bu enstitüde geçirdi. Fakat bütün çabalarına rağmen, çalıştığı alan ile ilgili bir doktora programı açtırmayı başaramadı. Ayrıca ortaya çıkan bazı idari problemler de Buchanan’a kendisine yeni bir üniversite arama fırsatı verdi (Congleton, 1999; 2).

1983 yılında Fairfax’ta bulunan George Mason Üniversitesi’nden aldığı teklifi değerlendiren Buchanan, Tullock ile birlikte bu üniversiteye geçmeye karar verdi. Kamu Tercihi Çalışmaları Merkezi’ni de yeni üniversitesine taşıdı. (Buchanan, 1986a; 374).

Günümüzde George Mason Üniversitesi’nde James Buchanan Politik İktisat Merkezi ve Buchanan Evi (Buchanan House) olmak üzere iki önemli merkez vardır. James Buchanan Politik İktisat Merkezi’nde başta Kamu Tercihi ve Anayasal İktisat olmak üzere diğer ilgili konular üzerinde araştırma programları sürdürülmektedir.  Buchanan evi ise James Buchanan’ın anısına kurulmuş ve kütüphane işlevi olan bir merkezdir.

Bugün 82 yaşında olan Buchanan, emekli olmasına rağmen, çalışmalarını hala bu merkezlerde sürdürmektedir.

The Calculus of Consent ve Kamu Tercihi Teorisi 

Frank Knight’ın ekonomik düzenin yapısal özellikleri konusundaki etkisi, Knut Wicksell’in kollektif karar alma süreci ile ilgili önerileri, İtalya deneyimi ve Arrow’un teorisine karşı oluşan reaksiyon Buchanan’ı Gordon Tullock ile birlikte “The Calculus of Consent, 1962” (Oybirliğinin Hesabı) isimli önemli kitabı ortaya çıkartmaya itmiştir (Buchanan ve Musgrave, 1999; 20). 

Buchanan meslektaşı Tullock’un da çoğu konularda kendisi gibi düşündüğünü gördü. Tullock’un “basit çoğunluk kuralı” üzerine yazdığı önemli makalesinden sonra ortak bir çalışma yapabileceklerini düşündü. Bu düşünceye Tullock’un olumlu cevap vermesi üzerine ortak bir çalışma ortaya çıktı: The Calculus of Consent.

Bu kitap Kamu Tercihi Teorisinin oluşturulmasında bir klasik olarak görülmektedir. Buchanan’a göre bu kitap aslında Wicksell’in tezinin tozlu raflarda bulunmasından veya Kamu Borçlanma Teorisi içerisindeki görüşlerden daha heyecan verici olmamıştır (Buchanan, 1986a; 366). 

Bu çalışmada Buchanan ve Tullock alternatif politik yöntemler arasında birey tercihlerini incelemeye çalıştılar. Bu çalışma Anayasal İktisat ve Kamu Tercihi Teorilerinin gelişmesine yardımcı olmuştur. Buchanan ve Tullock’un amacı alternatif politik karar alma yöntemleri arasında yapılacak tercihlerin göreceli olarak basit iktisadi analizlerinin yapılması idi. Buchanan ve Tullock bu çalışmada yeni bir şeyler keşfetmek yerine, politik süreç ile ilgili test edilebilir durumların analizini yapmaya çalışmışlardır.

Buchanan’a göre bu kitapta yapılan en bariz hata Kamu Tercihi Teorisinin bir alt disiplin olarak ele alınmasıdır. Kamu Tercihi Teorisi ile bütün politik karar alma yöntemleri iktisadi analizlere tabi tutulmaya çalışılmıştır. 1960’larda Kamu Tercihi hem kolay hem de heyecan verici bir yaklaşım olmuştur ve bu yeni alt disipline öğrencilerden ve sosyal bilimcilerden büyük ilgi gösterilmiştir (Buchanan, 1986a; 366).

“The Calculus of Consent”  Kamu Tercihi Teorisi içerisinde en büyük klasik olup bugüne kadar 1200’den daha fazla bilimsel çalışmada kaynak olarak gösterilmiştir. Buchanan’ın en fazla referans olarak gösterilmesinde   bu önemli kitabın payı büyüktür (Durden ve Millsaps, 1996; 135).

Bu önemli çalışmada Buchanan ve Tullock çoğulculuğa ve çoğunluk kuralına karşı entellektüel eleştiriler getirmişlerdir. Çoğunluk kuralı üzerine kurulmuş parlamenter sistem eleştirilmiştir. (Buchanan ve  Musgrave, 1999; 21).

1960 Sonrası, Anarşi ve Leviathan

Buchanan 1960’lı yılların başlarında demokratik bir ortamda politik kurumların genel mantığına inancını yitirmemişti. Ancak devletin daha etkin bir hale gelmesi kamu harcamalarının hızla artması Buchanan’ın sisteme olan güveni sarstı. Buchanan bu süreç içerisinde kurumsal alanda meydana gelen başarısızlıkları da gözlemlemeye başladı.  1960’lı yılların ortalarına doğru devlet Leviathan bir görüntü verir iken, toplum da bir anarşi ortamına doğru itildi (Buchanan, 1986a; 368).

Buchanan bu yıllarda ortodoks kamu maliyesi ve politik karar alma süreci arasındaki ilişkileri incelemeye çalıştı. Bunun sonucu olarak 1966 yılında “Demokratik Süreçte Kamu Maliyesi” isimli kitap ortaya çıktı (Buchanan, 1966; 1). Buchanan’a göre bu kitap ihmal edilmiş bir kitaptır (Buchanan, 1986a; 367). Ancak, 1995 yılına kadar 172 ayrı bilimsel eser tarafından kaynak gösterilmesi, bu kitabın sosyal bilimciler tarafından ihmal edilmediğinin bir göstergesidir (Durden ve  Millsaps, 1996; 135). 

1969 yılında Buchanan “Maliyet ve Tercih” (Cost and Choice) isimli çalışmasını kaleme aldı. Bu çalışmada Buchanan fırsat maliyeti üzerinde durmuş ve kamusal mal ve hizmet üretiminde klasik fırsat maliyeti tekniğinin uygulanması gerektiğini savunmuştur (Buchanan, 1969; 5)

1970’lı yılların ortalarına doğru Buchanan’ın demokratik sistemin nasıl çalıştığı üzerine yapmış olduğu çalışmalar ve yorumlar sağlam bir zemine oturmaya başladı. Buchanan, Kamu Tercihi Teorisi ile politik başarısızlıkları tanımlamaya çalıştı ve bireysel tercihlerin ve değerlerin anayasal yapı içerisinde sınırlandırılması gerektiğini düşündü. Buchanan bunun üzerine politik kurumların mantığını araştırmaya başladı. Bu incelemeler ve çalışmalar sonucu “Anarşi ve Leviathan Arasında Özgürlüğün Sınırları” (Limits of Liberty Between Anarchy and Leviathan) isimli kitap 1975 yılında okuyucunun ilgisine sunuldu. Bu çalışmada anarşi ve Leviathan devlet anlayışı irdelenerek Hobbes’in ortaya koymaya çalıştığı başıboş anarşik bir ortamın tehlikeleri yanında, Leviathan bir devlet tehlikesinin de altı çizilmeye çalışıldı. Ayrıca bu çalışmada John Rawls’ın (1971) “Adalet Teorisi” ve Robert Nozick’in  (1974) “Anarşi, Devlet ve Ütopya” isimli kitaplarına tamamlayıcı nitelikte yapıcı eleştiriler getirildi (Buchanan, 1986a; 367).

Buchanan, izlediği yolda hep Keynesyen yaklaşımın engelleri ile karşılaştı ve bu yaklaşımı eleştiren bir çalışma ortaya koymak istedi. Buchanan’ın bu niyeti 1977 yılında meyvesini verdi. Keynesyen yaklaşıma büyük eleştiriler getiren  “Açık Veren Demokrasi: Lord Keynes’in Politik Mirası” (Democracy in Deficit: The Political Legacy of Lord Keynes) (Buchanan ve  Wagner, 1977) isimli çalışma Buchanan ve Richard E. Wagner’ın gayretleri ile ortaya çıktı. Bu kitapta, büyümüş bütçe açıkları Kamu Tercihi Teorisi doğrultusunda incelenmiş ve bu açıkların nedeninin Keynesyen yaklaşımlar olduğu ispatlanmaya çalışılmıştır. Bu kitapta açık olarak politikacıların harcamadan hoşlanmalarına karşın vergilemeden hoşlanmadıkları ortaya konulmuştur.

Buchanan'a  göre Keynesyen Teori demokratik toplumun politik normlarını bozmuş, ve doğal borç yükünü temelden yanlış olarak yorumlamıştır.  Ayrıca bu teori içerisinde “fırsat maliyeti” prensibi ve politik karar alma süreçleri ihmal edilmiştir.

1980 yılına gelindiğinde Leviathan devlet anlayışı ve tehlikeleri üzerinde özellikle durmak isteyen Buchanan, bu doğrultuda Geoffrey Brennan ile ortak bir çalışma oraya çıkartmıştır. Buchanan ve Brennan ileri sürdükleri modelde devleti gelirlerini maksimize etmeye çalışan bir kurum olarak gördüler. Bu yaklaşım farklı bir bakış açısına sahipti. Buchanan ve Brennan bu çalışmalarında, eğer devlet anayasadan aldığı güç ile gelirlerini artırmaya çabalar ise, acaba bu çaba anayasal normlar ile nasıl sınırlandırılabilir sorusunu cevaplandırmaya çalıştırlar. Bu soruların analizleri ve normatif öneriler 1980 yılında “Vergileme Gücü” (Power to Tax) isimli kitapta sunulmaya çalışıldı (Buchanan ve  Brennan, 1980; 1).

Bu çalışmada irdelenen sorular, cevaplar ve normatif yaklaşımlar bir çok iktisatçı tarafından eleştirildi. Buchanan bu eleştirilerin yanlış anlaşılmadan kaynaklandığını gördü ve 1985 yılında yine Geoffrey Brennan ile birlikte “Kuralların Nedeni” (The Reason of Rules) isimli çalışmasını kaleme aldı.   

1986 Nobel Ödülü ve Sonrası

Buchanan 1986 yılında kamu ekonomisi ve politik karar alma teorilerine yaptığı katkılardan dolayı Nobel İktisat ödülü ile ödüllendirildi.  Bu ödülün alınmasında Buchanan’ın geliştirdiği Kamu Tercihi Teorisinin payı büyüktür. Buchanan tarafından politik sistemin bir mübadele olarak ele alınması ve politik karar alma sürecinde oybirliği kuralının tekrar gündeme   getirilmesi bu ödülün verilmesinde önemli birer unsur olmuştur. Ayrıca Buchanan’ın kendisini anayasal sözleşmeci bir temele oturtması ve kendisini bu temelin geliştirilmesine adaması Nobel ödülünü veren komite tarafından takdir edilmiştir.

Buchanan, politika ve iktisat bilimi içerisindeki ortodoks geleneksel mantığı  reddeden ilk Nobel ödülü almış bir bilim adamı değildir. Buchanan gibi, F.A. Hayek ve Gunner Myrdal, Herbert Simon, Ronald Coase ve Douglass North da geleneksel düşünceleri reddetmelerine rağmen Nobel ödülü ile ödüllendirilmişlerdir (Boettke, 1998; 25)

Buchanan 1986 sonrası ilgi alanını “ahlak felsefesi”, “anayasal düzenin etiği” ve “etik sınırlamaların ekonomik etkisi” gibi konularla genişletmiştir. “Çalışma ahlakı” (work ethic) üzerine yazdığı çalışmasında bu tür ahlaksal davranışların ekonomi üzerinde olumlu etkilerinin olduğu üzerinde durmuştur (Buchanan, 1989a; 47).

Ayrıca, Buchanan özellikle Adam Smith’in uzmanlaşma ve mübadeleden kaynaklanan “artan getiriler” (increasing returns) konusundaki argümanlarını anlamaya çalışmış ve Marshall’ın geliştirdiği “azalan getiriler” (diminishing returns) teorisinin bugün için geçerli olamayacağı üzerinde durmuştur (Buchanan ve   Yoon, 1994).

1990’lardan sonra Buchanan’ın ilgi alanı Hayek’in çalışmalarında vurguladığı ve özgür bir toplum için gerekli bir özellik olan “genellik ilkesi” üzerinde yoğunlaşmıştır. Buchanan’a göre eğer vergileme ve harcama üzerine anayasal bir sınırlama getirilecek ise, bu genel olmalı ve  bir ayırımcılık söz konusu olmamalıdır. Toplumu oluşturan bütün gruplar ve sınıflar arasında kesinlikle bir ayırımcılığa gidilmemelidir (Buchanan ve  Congleton, 1998).

Kaynak: Hakkı Odabaş, James M. Buchanan’ın Kamu Tercihi Ve Anayasal İktisat Alanındaki Katkılarının Değerlendirilmesi, (Yayınlanmamış Doktora Tezi), İzmir: DEÜ. Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2001.

Not: Bu bilgiler sayın Odabas'ın izni ile yayınlanmaktadır. Kendilerine teşekkürlerimizi sunuyoruz.

REFERANSLAR İÇİN TIKLAYINIZ.